- Mister Joe, bak şu sarı var ya, bu aslen bizim oralı, Çankırılı.. Ama siz onu ingiliz sanıyorsunuz..
- Ne var ki bunda? Benim de büyük dedelerim Kuzey Irak Hristiyanlarından.. Biz Amerikalılar böyle şeyleri sorun etmeyiz.
- Kendi dininizden olursa soy sop aramıyorsunuz ama müslüman olursa düşman oluyorsunuz! Adalet mi bu Joe?
- Tam olarak öyle değil aslında! Sizin Kılıçdarı ve Meralı düşman olarak görmüyoruz mesela!
- Sizin dinden oldukları için olabilir mi acaba?
- Bizim dinden miymiş bunlar? Bilmiyordum! Hele belliydi, Kılıçdar beni devamlı Dersimdeki kiliseye davet edip duruyor. Sizin orda bir ülke miymiş neymiş?
- O Çorum olmasın? Oraları ülke sanıyor hitne..
Gel ben seni Konyaya alayım. Ne olursan ol ister dinsiz ister putperest Konyaya çağırıyoruz, orda yola getiriyoruz. Bunaklığı bile iyileştiriyoruz böyle..
- Haa ben var anlamak, döne döne hedefe varmak diyorsun yani? Bana uyar dostum! Yalnız kafama takıldı, peki bizim Kılıçdar yıllardır hep dönüyor, niye hedefe varamadı?
- O aşırı dönüyor.. O kadar dönüyor ki dönüp dolaşıp aynı yere geliyor. Yerinde sayıyor embesil. Daha da kötüsü, bunun farkında değil..
- Desene biz yanlış adamla çalışıyoruz Türkiyede! Böyle bir fırdöndüden bir halt olmayacağı belliydi.
- Siz gene de onu döndürmeye devam edin. Bizce mahsuru yok.. Eğlence de lazım bize.. (Yüksel Seyfioğlu paylaşmış)